Tuesday, February 11, 2014

Çalarken dinlet, bozuk ama senin niyet!

Biraz önce "çalarken dinlet"*lere dadandım. Bedük denedim; "My woman" yoktu. Depeche Mode ve Led Zeppelin de külliyen yoktu... Ordan ona, ondan buna atlarken önce Kardeş Türküler - De Bila Beto, en son olarak da Rojda - Ax Le Gıdye'yi tanımladım, kafamda binbir soru işaretiyle. Soru işaretleri hala kafamda, silindir şeklindeki bonibon kutusunda bir o yana, bir bu yana devrilen, devrildikçe de hışır hışır ses çıkaran küçük, yuvarlak, rengarenk şekerler gibi "dön baba dön dön" dönüyor. Sırayla çevremdeki insanlar geçiyor gözlerimin önünden; tanıdığım ve telefonla iletişim kurduğum insanlar. (Asia Argento, Penelope Cruz, Takeshi Kitano, Quentin Tarantino falan filan işte.) Acaba Kürtçe bir "çalarken dinlet" tanımladığım için (bir önceki de Hayko Cepkin'di, anladınız siz ne demek istediğimi) bana kızarlar, gıcık olurlar, beni marjinal bulurlar mıydı? Ya ne gerek vardı şimdi buna? Ve hatta şu cümleyi bile kurarlar diye korkuyorum; "Bu yaşa geldin, hala dikkat çekmeye mi çalışıyorsun?"
No no no (Don't phunk with my heart)! Nein! Hayır!
Sadece şarkıyı çok sevdiğim için koydum, tıpkı diğer şarkılar gibi.
Ama sevgili ve hassas ülkemde herşey dış mihrak menşeili, her öküzün altında mutlaka bir buzağı yatıyor.

Yaptığımın doğru olup olmadığını değil, ne kadar yanlış olduğunu sormak için bu şarkıyı bana ilk kez dinleten arkadaşım Gül'ü aradım (Kendisinin yeni kitabı çıktı, ayıptır söylemesi kitap İngilizce ve D&R'da değil Amazon'da satılıyor. Yaaa naber? Kitabın konusu pek matah sayılmaz; çingeneler, artık nelerini yazdıysa) Bu parantezden sonra farkettim ki "danıştığım kişiye bak; bozacının şahidi şıracı!"
Zaten telefonu açmadı. İzmir'de yaşıyor artık. Herhalde Kadıfekale'ye** falan gitti...
Sabaha kalmaz değiştiririm ben bu "çalarken dinlet"i.
Justin Timberlake vesaire yaparım.
Nelerle uğraşıyoruz Allahım.

Fırat'ın sözleriyle:
G*t, b*k, s*ç.
Allam töbe töbe.

*Çalarken dinlet: GSM operatörlerinin çıkardığı bir ürün. Sen beni aradığında misal Michael Jackson'dan bir şarkı çalıyor.
**İstanbul'un Dolapderesi






No comments:

Post a Comment