Monday, November 15, 2021

1 Yeni Mesajınız Var !


Arkadaşlar bana gökten vahiy geldi. Hz. Muhammed’e “Oku” buyrulmuştu, bana da “Yaz" buyruldu. Nasıl mı oldu? Hemen anlatıyorum sütlü irmiklerim.

Şimdi bildiğiniz gibi ben tıp literatürüne Ezgi Tintos Sendromu olarak geçen dünyanın en abuzittin zihin karmaşıklığı vakalarından biriyim. Hatta bundan otuz küsur yıl kadar önce çıkan Karısını Şapka Sanan Adam* adlı absürd ama gerçek vakaların anlatıldığı kitaba yetişebilseydim eğer bodoslamadan girerdim. O derece iddialıyım yani. Shanghai’ın en işlek caddesine benzeyen bu vızır vızır zihni bir nebze de olsa susturmak için uzunca bir süredir o meditasyondan kalkıp bu beslenmeye oturup 21 günlük olumlamaları 44 tur yapıp modernden alternatife, tamamlayıcıdan bütünleyiciye tıbbın her dalında sekiyorum. İlla ki baş koyduğum bu yolda ilerleme kaydediyorum, zihnimi zaptedebilmeyi bir miktar da olsa başarabiliyorum.

Ama an geliyor zihnim susmak bir yana aksi yaşlılar gibi vırvır dırdır ediyor. İşte böylesi anlarda bazen “Eyvahlar olsun aklım başımdan çıkıp gidiyor mu ne!?” gibi bir telaşa kapılıyorum. Daha doğrusu kapılıyordum. Ta ki yıllar sonra geçenlerdeki İstanbul ziyaretimizde bir gün Burgazada’ya gidene kadar.

Bilenler bilir, bu güpgüzel adada Sait Faik’in yaşadığını. Bendeniz İstanbul’da otururken adaya birkaç kez gitmiş ve müze haline getirilen bu usta yazarın evini de gezmiştim. Bu son gidişimizde anne, çocuk, teyze, abla “masülale”, adayı turlayıp dönüşte vapur gişelerinin yanındaki banklara oturduk. Derken gözüme arkamızda duran hediyelik eşya tezgahı ilişti. Gidip baktım, tezgahta bir sürü magnet vardı. İşte bir süredir kulaklarımı tıkadığım, gözlerimi kapadığım evrenin mesajı, o esnada magnet yazısı olarak kıskıvrak beni yakaladı: 

“YAZMASAM DELİ OLACAKTIM”.

Yanında Sait Faik’in fotoğrafı...

Artık daha fazla kaçamazdım; uzun zamandır ısrarla havaya savurduğum sözcükleri yakaladım bir bir ve kağıda iliştirmeye başladım.

Ya dostlar böyleyken böyle. Artistlik olsun, bir de şöyle söyleyelim; duyduk duymadık demeyin Ezgi Tintos kortlara geri döndü!


*Karısını Şapka Sanan Adam nörolojist Oliver Sacks’ın bazı danışanlarının vaka öykülerini anlattığı 1985 basımı yaşantı kitabıdır. 

No comments:

Post a Comment